Çocuklar Hastanelik Oldu, Şüphe Aynı: “Su Kaynaklı Zehirlenme”
Iğdır’da son günlerde yaşanan gelişmeler, kamu sağlığı açısından ciddi bir alarm veriyor. Çocuklarını hastaneye götüren çok sayıda aile, doktorlardan “su kaynaklı zehirlenme şüphesi” yönünde benzer değerlendirmeler aldıklarını ifade etti. İddialara göre yalnızca devlet hastanesine başvuranlar değil, özel hastanelere yönelen aileler de aynı tabloyla karşılaştı.
Ailelerin aktardığı şikâyetler; mide bulantısı, kusma, ishal ve halsizlik gibi belirtiler üzerinde yoğunlaşırken, ortak nokta şebeke suyuna dair şüphe oldu.
Hastane Hastane Aynı Şikâyet
Bazı aileler, çocuklarını önce devlet hastanesine götürdüklerini, ardından daha net bir yanıt alabilmek için özel hastanelere başvurduklarını ancak orada da benzer açıklamalarla karşılaştıklarını dile getirdi. Bu durum, vakaların münferit değil, kent genelini ilgilendiren bir risk olabileceği ihtimalini güçlendirdi.
Veliler tepkili:
“Çocuklarımız hasta oluyor, herkes aynı şeyi söylüyor ama kimse çıkıp net bir açıklama yapmıyor.”
Yetkililerle Görüşme Yapıldı, Belirsizlik Sürüyor
Edinilen bilgilere göre aileler ve bazı vatandaşlar, Iğdır İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileriyle görüşmeler gerçekleştirdi. Görüşmelerde konunun takip edildiği ifade edilse de, kamuoyuna açık, net ve belgeli bir açıklama henüz yapılmadı.
Bu durum “Su güvenli mi, değil mi?” sorusunu daha da yakıcı hâle getirdi.
Asıl Soru: Şu An Musluktan Akan Su Ne Kadar Güvenli?
Kamuoyunun cevabını beklediği sorular açık:
-
Şebeke suyunda mikrobiyolojik ya da kimyasal bir risk var mı?
-
Son su analizleri ne zaman yapıldı ve sonuçları ne?
-
Çocuklarda görülen bu belirtiler yaygın bir durum mu?
Bu sorulara yanıt verilmediği sürece, endişe büyüyor, güven azalıyor.
Su Konusu Ertelenemez
Su, günlük bir belediye hizmeti değil; doğrudan halk sağlığı meselesidir. Özellikle çocukların etkilenmesi, konunun ciddiyetini bir kat daha artırıyor. Uzmanlara göre böyle bir tabloda, en küçük şüphe bile acil ve şeffaf önlemleri zorunlu kılar.
Kamuoyunun Beklentisi Net
Vatandaşlar;
-
Güncel su analiz raporlarının açıklanmasını,
-
Risk varsa açıkça “şebeke suyu kullanılmamalı” uyarısının yapılmasını,
-
Okullar ve çocuklar için acil önlem planı devreye sokulmasını istiyor.
Sessizlik uzadıkça, soru da büyüyor:
Yetkililer bu riski görüyor mu, yoksa görmezden mi geliyor?