Bilinçsiz tüketim alışkanlığı nedeniyle ihtiyaç fazlası olarak, gereksiz yere tedarik edilen, ancak
tüketilemeyip çöpe atılan yiyeceklere gıda israfı denir. Bir başka ifadeyle gıda israfı, üretilen gıdanın
tüketilmeden önce atığa dönüşmesi anlamına gelir. Gıda israfı üretim, işleme, satış veya tüketim
sırasında, birçok sebepten ötürü meydana gelebilir. Gıda israfı birçok insanın düşündüğünden daha
büyük bir sorundur.
Türkiye İsrafı Önleme Vakfı (TİSVA) Mütevelli Heyeti Başkanı Halil Fatih Akgül “Gıda İsrafına karşı
Gıda Bankacılığı uygulamaları yaygınlaştırılmalıdır. Kahramanmaraş depremlerinde yaşanan gıda israfının
boyutu düşünüldüğünde, gıda bankacılığı depremzedeler için sağlanan gıda desteğinin israf edilmeden
ulaştırılmasında büyük rol oynamaktadır.”
Türkiye’de hukuki temelleri 2004 yılında atılan gıda bankacılığının dünya genelinde 30 bine yakın gıda
bankası faaliyet göstermektedir.
Akgül; “Türkiye’de de ilk gıda bankası 24 Ocak 2004’te Diyarbakır’da Türkiye İsrafı Önleme Vakfı
tarafından kurulmuş ve bugüne kadar binlerce açlık sınırındaki vatandaşa destek sağlanmıştır. TİSVA
Diyarbakır’da gıda bankasına bağışlanan gıdaların muhafazası ve dağıtımı için Diyarbakır Valiliği’nin tahsis
ettiği mekânda Diyarbakır Gıda/Giysi Bankasını faaliyete geçirmiştir.”
Gıda Bankası; bağışlanan veya üretim fazlası, sağlığa uygun her türlü gıdayı tedarik eden, uygun şartlarda
depolayan ve bu ürünleri doğrudan veya değişik yardım kuruluşları vasıtasıyla, kâr amacı gütmeden, açlık
sınırında bulunan kişilere ve doğal afetlerden etkilenenlere ulaştıran, dernek, vakıf veya belediyelerin
oluşturduğu organizasyonlardır.
Akgül; “Gereksiz, amaçsız ve yararsız yere yapılan her çeşit iş, işlem ve harcama israftır. İsrafın önlenmesi
ise, hayatımızda gereksiz, amaçsız ve yararsız hiçbir şeyi yapmamaktır.”
GIDA İSRAFINI ÖNLEME ve AÇLIKLA MÜCADELEDE GIDA BANKALARININ ROLÜ
Marketlerde Gıda İsrafı
Küreselleşme, kentleşmeyle beraber yaşam alışkanlıkları ve buna bağlı olarak tüketim alışkanlıkları da
değişmektedir. Et, meyve, sebze ve hazır gıdaya olan talep giderek artış göstermektedir. Perakende
noktalarının gıda israfındaki rolü ve önemi de giderek artmaktadır.
Perakende sektörü, distribütörleri, toptancıları ve halleri, süpermarketleri, market ve bakkalları, şarküterileri,
kasapları, manavları kısaca gıda satışı yapılan tüm mekânları kapsamaktadır. Satış kanallarında en çok paketli
2
olmayan, meyve, sebze ve unlu mamuller israf edilmektedir. Çünkü bu gıdalar ısı, nem, bakteri gibi dış
etkenlerden çok daha fazla etkilenmektedir.
Restoran ve Otellerde Gıda İsrafı
Dünyada milyonlarca insanın yatağa aç girerken otellerde uygulanan açık büfe sistemiyle binlerce gıda çöpe
gitmektedir. Özellikle tatil dönemlerinde daha da artış gösteren bu rakamlar gün geçtikçe ciddi boyutlara
ulaşmaktadır. Çöpe atılan gıdayla milyonlarca insanın ihtiyacı olan gıdaya kavuşabileceğini unutmamak
gerekir.
Evlerde Gıda İsrafı
Gün geçtikçe artan ve insanlığı etkileyen gıda israfı en çok evlerimizde gerçekleşmektedir. Tüketicilerin ne
zaman neyi tüketeceğini planlamadan alışveriş yapması, gıdaların buzdolabında yanlış saklanması gibi
nedenler evlerde gıda israfına neden olan etkenler arasında sayılabilir.
Doğru ve planlı bir programla evlerdeki gıda israfının önüne geçilebilir ve binlerce gıdanın çöpe gitmesine
engel olunabilir.
Atık Yönetimi
Atık; gıda ürünlerinden gazete kâğıtlarına, ambalajlardan cam bardağa, içecek ve süt karton kutularına kadar
her şeyi kapsamaktadır. Sözü geçen her ürünü geri dönüştürerek hayatımıza tekrar kazandırabiliriz. Ancak
Türkiye’de halen atık toplama oranı yüzde 20’lerde ve bu oranın artırılması durumunda ekonomimize
milyarca liralık katkısı olacağı öngörülmektedir.
Dünya nüfusu gün geçtikçe artmaya devam etmektedir. Bu da her gün binlerce atığın meydana gelmesi
demektir. Atığın artması demek binlerce sorunun ortaya çıkması demektir. Geleceğimizin ve dünyamızın yok
olmaması adına sürdürülebilir geri dönüşüme hepimizin katkıda bulunması gerekmektedir. Evde, iş yerinde
hayatımızın her alanında fark etmeksizin atıklarımızı uygun şekilde değerlendirmeli ve saklamalıyız.
Oluşturduğumuz bu kocaman çöplüğü gelecek nesillere daha temiz bir şekilde ulaştırmak için hepimizin elini
taşın altına koyması gerekmektedir.
Gıda Bankası ve Türkiye’de israfı önlemek için neler yapılmaktadır?
Dünya gündeminde ilk sıralara yerleşen konulardan biri gıda israfıdır. Milyonlarca insan açlıkla mücadele
ederken gıda israfı da her geçen gün artmaktadır. Sebebi ne olursa olsun atılan veya bozulmaya bırakılan her
türlü gıda, israf kategorisinde yer almaktadır. Her yıl milyonlarca ton gıda çöpe gitmektedir. Gıda ihtiyacı ise,
dünya nüfusuyla birlikte daha da artmaktadır.
Birleşmiş Milletlere göre, aç insanların sayısı 957 milyona ulaştı. Bu da demek oluyor ki, Türkiye nüfusunun
11 katı kadar insan açlıkla yüz yüze. Gün geçtikçe çığ gibi büyüyen gıda israfını önleme, ülke gündemlerinin
ilk sıralarında yer almaktadır. Dünya genelinde herkese yetecek kadar yiyecek üretilse de her gün açlığa bağlı
nedenlerle yaklaşık 35 bin kişi hayatını kaybetmektedir.
Gıda ve Tarım Örgütünün en iyimser tahminlerine göre, üretilen gıdaların 3’te 1’i ziyan olmaktadır. Bu
gıdaların yüzde 40’ı üretimden işleme aşamasına kadar olan süreçte kaybedilmektedir. En çok gıda israfının
olduğu alanların başında ise, meyve sebze sektörü gelmektedir. Ürünler tarladan sofraya gelene kadar birçok
noktada zarara uğramaktadır.
3
Yiyeceklerin israf edilmesindeki en önemli sebep, tüketicilerin uygun planlama yapmamasıdır. Yemeğin ne
zaman ve nasıl tüketileceği konusunda uygun planlama yapılmadan birçok yiyecek satın alınmaktadır. Bu da
zamanında tüketilmeyen yiyeceğin çürümesine veya son kullanma tarihinin geçmesine neden olmaktadır.
Fazla gıda alımının yanı sıra, yemek hazırlanırken gerekenden fazla hazırlamak da israfa neden olan
durumlardan biridir.
Türkiye’de bakanlıklar ve sivil toplum kuruluşları, israfı önleme çalışmalarına ağırlık vermektedir. TBMM’de
sık sık gündeme oturan bir konu da israfın önlenmesidir.
➢ İsrafı Önlemek ve Açlıkla Mücadele İçin Gıda Bankalarına Bağışlanabilecek Ürünler
a. Üretim fazlası,
b. Paketleme ve kodlama hataları sebebiyle, piyasaya verilemeyen ürünler,
c. Raf ömrünün bitimine az zaman kalan ancak sağlık şartlarına uygun ürünler,
d. Hasarlı, ancak sağlık şartlarına uygun ürünler,
e. Yeniden paketlemeye ihtiyaç duyulmasından dolayı, piyasaya verilemeyen ürünler,
f. Hayırseverlerin her çeşit gıda hibeleri,
g. Mahsul fazlası ve pazarlanamayan yaş sebze ve meyveler,
h. Hayırseverlerin her çeşit gıda hibeleri,
i. Mahsul fazlası ve pazarlanamayan yaş sebze ve meyveler,
j. Otel, lokanta ve restoranlarda dağıtılmayan ve sağlığa uygun yiyecekler,
k. Belediyelerin el koyduğu ve sağlığa uygun gıdalar.
➢ Gıda Bankacılığına Bağışlanabilecek Ürünlere Sağlanan Vergi Avantajı
5035 Sayılı Kanun’la, Gelir Vergisi Kanunu’nun 40’ıncı maddesine eklenen 10 numaralı bende göre fakirlere
yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflar ile Belediyelere, Maliye Bakanlığı
tarafından belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde bağışlanan gıda maddeleri, giysi, temizlik maddesi ve
yakacak maliyet bedeli üzerinden gelir ve kurumlar vergisinden indirilecek giderler arasında sayılmıştır.
Anılan kanunun 89’uncu maddesinin 1/6 numaralı bendine göre; “Fakirlere yardım amacıyla gıda
bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara Maliye Bakanlığınca belirlenen usul ve esaslar
çerçevesinde bağışlanan gıda maddelerinin maliyet bedelinin tamamı gelir vergisi beyannamesinde
beyana tabi gelirlerden indirilebilir.” hükmü getirilmiştir. Ayrıca, Belediye Kanunu’nda tarafımızdan
verilen değişiklik önergesi sonrasında, Belediyelerin kurduğu Gıda Bankaları da benzer vergi avantajından
istifade edebilmektedir.
Ayrıca, seyyar satıcıların Belediyeler tarafından el konan ürünleri de belli bir süre sonrasında Gıda
Bankalarına yoksullara dağıtılmak üzere verilebilmektedir. Gıda Bankalarına katkıda bulunan şahıs veya
firmalar ister gıda üreticisi olsun ister olmasın, sağlanan veri avantajlarından faydalanabilir. Buradaki amaç,
zenginin fakirini doğrudan destekleyerek toplumsal dayanışma atmosferinin oluşturulmasıdır. Böylece, vakıf
ve dernekler tarafından oluşturulan gıda bankalarına; gıdayı israf etmeden, kaynakları etkin ve verimli
kullanarak, açlığın önlenmesi amacıyla bağış yapılması teşvik edilmiştir.
Gıda bankaları arasında gerekli gıda dağıtım planlaması yapılarak, bankalar arası iş birliği, denetim ve
koordinasyon yanında, yıllık bağış programlamasının yapılması gibi hususları sağlayacak “Gıda Bankaları
Birliği” kurumunun da oluşturulması, TBMM’deki önerimiz sayesinde bir kanun hükmü haline gelmiştir.
IĞDIR
Yayınlanma: 07 Mart 2023 - 11:40
GIDA İSRAFINA KARŞI GIDA BANKACILIĞI
Bilinçsiz tüketim alışkanlığı nedeniyle ihtiyaç fazlası olarak, gereksiz yere tedarik edilen, ancak tüketilemeyip çöpe atılan yiyeceklere gıda israfı denir
IĞDIR
07 Mart 2023 - 11:40
İlginizi Çekebilir