Iğdır Üniversitesinde ‘Türkiye’deki Amfibi ve Sürüngenler ile Yaşamanın Yolları’ konulu konferans düzenlendi. Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Ormancılık Bölümü Avcılık ve Yaban Hayatı Programı öğretim üyelerinden Dr. Öğretim Üyesi Bahadır Akman, sürüngen hayvanlar hakkında yanlış bilinçlendirmeyi önlemek amacıyla Iğdır Üniversitesi akademik ve idari personellerini bilgilendirdi.
Havaların ısınmasıyla birlikte sürüngen hayvanlar yaşam alanlarında baş göstermeye başladı. Sürüngen hayvanlar hakkında yanlış bilinçlendirilmeden dolayı bu hayvanlar öldürülmesi popülasyonda azalmaya ve buna bağlı olarak tarım ve ormanlık alanların zarar görmesine neden oluyor. Bu nedenle Dr. Öğretim Üyesi Bahadır Akman, Türkiye’deki Amfibi ve Sürüngenler ile Yaşamanın Yolları konulu konferans düzenleyerek, üniversite akademik ve idari personellerini bilgilendirdi.
Ziraat Fakültesi Amfi-3’de düzenlenen konferansa, Genel Sekreter Nedim Duman, Orman ve Su İşleri Iğdır Şube Müdürü Mete Türkoğlu, çok sayıda akademik ve idari personel katıldı.
‘Yaşadığımız doğayı ne kadar iyi tanırsak o kadar kaliteli bir hayat süreriz’
Konferansta sürüngenler hakkında katılımcılara sunum yapan Dr. Öğretim Üyesi Bahadır Akman, amfibi ve sürüngenlerin ekosistemde önemli yer kapladığına dikkat çekti. Akman, “Bir bölgede fare sayısı ne kadar fazla ise o bölgedeki yılan sayısı azdır ya da insanlar tarafından öldürülmüştür.
Yaptığımız çalışmalar da bunu kanıtlıyor. Yine yaptığımız çalışmalarla bu hayvanların öldürülmesinin önüne geçmeye çalışıyoruz. Bu çalışmalar esnasında birçok kez sürüngen hayvanlar tarafından ısırıldık. Fakat hiçbir problem olmadı. Çünkü bilinenin aksine her yılan zehirli değildir. Bir sürüngen hayvanla karşılaştığınızda siz ona ne kadar arkadaş canlısı olarak yaklaşırsanız onun da size saldırma riski o kadar düşük olur.
Fakat bir yılanla karşılaştığınızda onu öldürmek isterseniz o da size saldırma eylemine geçecektir. Fakat yılan gördüğümüzde kaçmayıp ona yol verdiğimizde herhangi bir saldırıya maruz kalmayız. Zaten yılanların birçoğu zehirsiz olduğu için insan gördüğünde kaçma eğilimine girmektedir. Bir hayvanın tanınması, onun ne kadar tehlikeli olup olamadığının bilinmesi onu korumanın en iyi yoludur. Yani yaşadığımız doğayı ne kadar iyi tanırsak o kadar kaliteli bir hayat süreriz” dedi.
Yılan ısırması durumunda ne yapılmalı?
Zehirli yılan tarafından ısırılma durumunda neler yapılması gerektiğine de dikkat çeken Akman, “Zehirli yılan ısırması durumunda kan akışını hızlandırmamak için sakin olunmalı. Çünkü kan akışı ne kadar yavaş olursa zehrin vücuda yayılımı da o kadar yavaş olur. Isırılan bölgeye soğuk uygulanmalı ve acilen en yakın hastaneye gidilmelidir. Isırılma durumunda yılanın fotoğrafı çekilirse ona uygun panzehrinin hastaya verilmesi açısından yarar sağlar” diye konuştu.
Konferans bölgedeki zehirli ve zehirli olamayan sürüngenlerin tanıtılmasıyla devam etti. Soru ve cevapların ardından konferans son buldu.
